dedeler vardı eskiden.
oyunu bırakıp,koşup elini öpüp duasını aldığımız ,hiç tanımasak da.hiç de sıcakkanlı bir çocuk olamasak da.
başlarında istisnasız, hicazdan gelme takkeler vardı, temiz bir gömlek iyi kötü bir ceket mutlakave bolcana kumaş pantolon,yani onların deyimiyle; pantul. elini öperken misler gibi esans kokusu alırdık.
dedeler vardı eskiden.
istisnasız camiye giden,yüzüne baktığınızda O'nu hatırladığınız,boş konuşmaları ar sayan,karşılaştığınızda kendinizi toparladığınız. sözü kesilmeden dinlenen.
şimdi de var dedeler tabii; kot giyen göbek altından başlayan:(.çakma lakosla gezen,kelini perukla kapatıp saçını simsiyah boyayan gençlik özentisi.genç kızları kirli kıraathane camlarının ardından iki oyun arası pis pis süzen.
ya da markalı rüzgarlığı sırtına,afilli gözlüğü de gözüne taktı mı hele bir de varsa ayağında en gıcırından spor ayakkabı ,kendini delikanlı zanneden.
boş konuşanların şahı,ak saçlarını görmezcesine dünyaya kendini çelik halatlarla sarmalamış,kumanda müdürü amca.
karısını evde,arkadaşını manasız gevezeliklerle kahvede bunaltan.gençlik hevesi arabaya binen,lakin bir türlü yakışamayan.
hani şu iki tane çakıp ,gözlüğünü gözüne gömmek istediğimiz ...
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
11 yorum:
Ne güzel anlatmışsın, özledik o dedeleri..
Hıımmm öylelerine Allah akıl fikir versin ve uzak dursun.
Ah ah dedesiz büyüdüm yarama parmak bastın bacım. insan dede hasreti çeker mi? ben 33 yaşında hala çekiyorum. Allahım günahlarını affetsin,toprakları bol olsun....
Canım hoşgeldin,sefalar getirdin teyyarem...Yazın o kadar hoşuma gittiki sesli olarak aile efradına okudum.O kadar hoşlarına gittiki kızlarım hemen dedeeeee!diyip telefona sarılıverdiler.Dedemizi anlatmış dediler:)Gönlüne sağlık.Bu vesile ile babamda telefonda torunlarıyla konuşarak mutlu oldu.Allah senden razı olsun..
çok şükür öyle bi dedem var...namazdan namaza giden...iki namaz arası ya hatim indiren yada kendince atolyesinde ardıç ağcından tahta kaşık yapıp herkese hayrına dağıtan...sesi kolay kolay çıkmayan...nasılsın demiycek kadar sakin ağırbaşlı...inşallah bizde böyle nineler dedeler oluruz torunlarımıza...
Dedemi, o mis gibi esans kokusunu ak sakallarını, çakır gözlerini özledim :(
oy canim anlattigin dedeleri gordukce tiksiniyorum onlardan .. ve dedem aklima geliyor, benim ak sakalli bir dedem var neval .. pamuk gibi yumusacik, guler yuzlu cocuk ve kedi sevdalisi, agzi duali dedem .. benim gul dedem.. suan 78 yasinda .. bir cok hastalikla mucadele ediyor.. bu sene ayrilirken ben belki seneye cikmam gozumun nuru, ilk cicegim hakkini helal et dedi .. hala o ses kulagimda cinliyor her namazin ardindan dua ediyorum Rabbim dedemi basimizdan eksik etmesin diye .. biz onlarin duasiyiz, biz onlarin sayesinde temiz kalanlardaniz .. Rabbim benim dedemi ve butun dedelerimizi basimizdan eksik etmesin..bizi onlarin dualarindan mahrum birakmasin ..
HOBİLERİM VE BEN; işte o özlemdir bu yazının sebebi
ATÖLYE KEDİ; aslında aynı durumdayız ikisini de hatırlamıyorum , eşiminki pek tontondu onu bilirim dede diye
LİMON ÇİÇEKLERİ ; ne büyük teveccüh göstermişsiniz sevgili Havva :) ne mutlu bendenize ve hoşbulduk :)
NAGEHAN; ne kadar imrenilesi bir insan deden var ve sen de ne kadar bilincindesin
NEHİRCCE; sanki eşimin dedesini tarif ediyor gibisin
KRONİK BUNALIM ; ne kadar doğru söyledin onlar kadar ağzı dumalı olabilirmeyiz ki ?
Bana da rahmetli Hacı Babamı ve Hacı Anamı hatırlattınız.Biz dede demez,böyle hitap ederdik...Bol kumaş pantolonu,nur yüzüyle,bembeyaz sakallarıyla...Dilinden eksik etmediği tevhidi ve nasihatleriyle...Allah razı olsun...
Neval dinleniyormu ne? Bizden sıkıldın mı Teyyarem bu ara niye..
Afiyettesindir inşallah...
Gelip gidip ben de aynı şeyleri düşünüyordum,Sevgi hislerime tercüman olmuş:::))
Yazılarını zevkle takip ediyorum ama epeydir eskisi gibi sık yazmıyorsun umarım iyisindir...
Nerelerdesin neval abla? Her sey yolundadir ins!
Yorum Gönder