Böyle yolda geçen günleri sevmiyorum hiç. Hele yağmur yaşlık ve trafik felç olursa oh ne ala hiç yüzüm gülmez. İşim rast gitmezse bir de oh la la ...
Bugün eşime check up yaptırmaya gittik bir saatlik iş sarktı da sarktı saat üçlere dek. Tabii suç yine teyyarede. İki işi sığdırmaya çalışır bir güne.
Klinik leventte -biz beylikdüzünde!- olunca günümüz yolda geçti bitti , sabah trafiği bizi mest etti. Böyle zamanlarda şehrin göbeğinde oturmayı nasıl da arzu ederim ; mümkünse tramway , metrobüs , otobüs ve hatta minibüsle ulaşabileyim her yere , hatta seçmece olsun ulaşım biçimim.
Ama yok biz benzin ne kadar zamlansa da özel arabamızla çıkarız trafiğe ; her arabada tek kişi olaraktan. Maksat trafiği zenginleştirmek demi?
Öğle tatilinde o taraflarda staj yapan kuru kızımla buluştuk - evet şimdi daha da kuru oldu - bişeyler yedik. Etli yaprak sarması yemek istedim yanında salatayla. Sarmaları dondurucudan çıkarıp pişirince iğrenç oluyorlar ; bir iki kere denemiş ve ürpererek vazgeçmiştim. Ziyafetten aldığım sarmalar da böyleydi maalesef. Nerde kırıktabağın sarmaları ah ! Salata aldığım mekanda karışık kızartma ve patates salatası ekşimişti. Patlıcan dolması fena değildi , en taze mercimekli köfteydi. Sonuç ; yine hüsran düştü eyvah ! Tabii kaşık-la nın sayfasına bildirdim memnuniyetsizliğimi
Eve geldiğimizde saat dörtbuçuktu ; yatsan yatılmayacak , yatılsa da sağlam kalkılmayacak saat . Zombi gibi ayaktayım hala yani. Yeni çıkan kitaplarımla haşır neşir oldum biraz. Okuyup yine çoğunu satışa koyacağım. Sevdim bu işi ; evde kalabalık etmiyorlar
1 yorum:
Yağmur ve İstanbul trafiği ikisi birleşince çekilmez oluyor:))
Yorum Gönder