cumartesi akşamı halim;
pazar gün boyu;
pazartesi deli bacı ;
temizlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
temizlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
20 Temmuz 2011 Çarşamba
bugün tamamen aklıma eseni yaptığım gündü, kah yemek yaptım, kah pasta- börek. arada tamirci savuşturdum . bütün bunları yaparken aslında temizlik yapıyordum . oda oda temizlemeyi seviyorum. bir oda baştan aşağı temizlendi. camı,kapısı ve duvarları dahil.(evet duvar silenlerden biriyim) .kollarım ta kökünden ağrıyor. ahh beni bir de halıları yıkayınca görün; yemek yerken kollarımı kaldırmaktan acizim. hatta ağladığım bile rivayet olunur. gözyaşlarını silenlerin yalancısıyım.
tarif, carte d'or çikolatalı puding paketinin arkasından; kolay tiramisu. 1 paket petibör bisküvi kırılıp şekerli neskafeyle ıslatılır, üzerine puding hazırlanıp dökülür. bu aşamada pudinge isteyen, labne peyniri de katabilir. bisküvilerin üzerine pudingi dökünce, al sana kopkolay tirammysu.


yorgan koyduğum hurçları boşalttım. vakumlu poşetleyip dolaplara sığdırdım. yine her zamanki gibi bir poşet atılacak çıktı. darısı diğer odaların başına.
aslında bütün mobilyayı atasım ya da satasım var ,20 yıldır bıktım aynı eşyalardan. beyaz eşya değişiyor mecburen ama, modokodan aldıysan eskitmek zor.
bu da meşhur ve klasik, ekşimikli gül böreğim ;
hiç unutmuyorum,evlenirken babamlarla yatak odası almaya çıktık ,babam o zamanın parasıyla 12- 13 milyonluk takımlara bakıyor ışıklı felan, bense onlar pahalı diye yüz vermiyorum hiç .sonunda yarı fiyatına direne direne, şimdiki takımı aldırdım. rahmetli, bunların çekmecelerine az bişey koysan çatlar demişti de, inanmamıştım. yine haklıydın baba, iş işten geçince anlarız zaten büyüklerin kıymetini değilmi ?
tarif, carte d'or çikolatalı puding paketinin arkasından; kolay tiramisu. 1 paket petibör bisküvi kırılıp şekerli neskafeyle ıslatılır, üzerine puding hazırlanıp dökülür. bu aşamada pudinge isteyen, labne peyniri de katabilir. bisküvilerin üzerine pudingi dökünce, al sana kopkolay tirammysu.
yorgan koyduğum hurçları boşalttım. vakumlu poşetleyip dolaplara sığdırdım. yine her zamanki gibi bir poşet atılacak çıktı. darısı diğer odaların başına.
aslında bütün mobilyayı atasım ya da satasım var ,20 yıldır bıktım aynı eşyalardan. beyaz eşya değişiyor mecburen ama, modokodan aldıysan eskitmek zor.
bu da meşhur ve klasik, ekşimikli gül böreğim ;
hiç unutmuyorum,evlenirken babamlarla yatak odası almaya çıktık ,babam o zamanın parasıyla 12- 13 milyonluk takımlara bakıyor ışıklı felan, bense onlar pahalı diye yüz vermiyorum hiç .sonunda yarı fiyatına direne direne, şimdiki takımı aldırdım. rahmetli, bunların çekmecelerine az bişey koysan çatlar demişti de, inanmamıştım. yine haklıydın baba, iş işten geçince anlarız zaten büyüklerin kıymetini değilmi ?
12
yorumcu
Etiketler:
biz,
tarifler,
temizlik
24 Haziran 2011 Cuma
haydin gidiyik
ev baştan aşağı temizlendi, hatta ileri gidilip , duvarlar da silindi. neme lazım ,badana yaptırmaktan usta derdi çekmekten, evladır kolların ağrısını çekmek.
halılar ve koltuklar goncaya yıkatıldı ( sitare duy beni !özenmiştim hani sana ) yazlık-kışlık devr-i daimi yapıldı koca bir poşet ıvır zıvır atıldı. alışverişe çıkıldı ;


esse ganimetleri. artık hergün, ekmek yapan tiplerden oldum . bakalım maymun iştahım ne zaman doyacak ? tabağın midye formlu olanını , arkadaşıma hediye aldım.
o hengamede ,bavulu da hazırladım . önce bursaya gidip can arkadaşımla hasret gidereceğim ,hem de röflemi de yaptırıveririm, havlu alışverimi de çıkarırım aradan. bursadan sonra izmire geçmek istiyoruz oradan da , ver elini didim . işi azıtıp antalya, adana,malatya mardin felan düşünüyorduk lakin, o tarihlerde sbs sonuçlarının açıklanıp, tercihlerin başlaması planları bozdu. iyiki de bozdu, işin ucunda çorum ve henüz zırnık özlenmemiş, kaynana vardı
yazılara ara vermek yok tabii ki. laptopumla vedalaştım. tatilde goncamınkine misafirim artık bir bavul daha mı lazım tatil kitaplarıma ?
fazla gözükse de şezlong gülüysen , anca yetiyor cicim.
.
halılar ve koltuklar goncaya yıkatıldı ( sitare duy beni !özenmiştim hani sana ) yazlık-kışlık devr-i daimi yapıldı koca bir poşet ıvır zıvır atıldı. alışverişe çıkıldı ;
esse ganimetleri. artık hergün, ekmek yapan tiplerden oldum . bakalım maymun iştahım ne zaman doyacak ? tabağın midye formlu olanını , arkadaşıma hediye aldım.
o hengamede ,bavulu da hazırladım . önce bursaya gidip can arkadaşımla hasret gidereceğim ,hem de röflemi de yaptırıveririm, havlu alışverimi de çıkarırım aradan. bursadan sonra izmire geçmek istiyoruz oradan da , ver elini didim . işi azıtıp antalya, adana,malatya mardin felan düşünüyorduk lakin, o tarihlerde sbs sonuçlarının açıklanıp, tercihlerin başlaması planları bozdu. iyiki de bozdu, işin ucunda çorum ve henüz zırnık özlenmemiş, kaynana vardı
yazılara ara vermek yok tabii ki. laptopumla vedalaştım. tatilde goncamınkine misafirim artık bir bavul daha mı lazım tatil kitaplarıma ?
fazla gözükse de şezlong gülüysen , anca yetiyor cicim.
.
13 Haziran 2011 Pazartesi
nihayet
gittiler. son iki seferdir ne kadar zor geliyor onları ağırlamak. çok talep edici olmamalarına rağmen . evdeki özgürlüğü en fazla kısıtlanan olarak, en zorlanan benim.
aslında fazla sıkıntıya girmemeye uğraşıyorum. bunun onlara asık yüz olarak dönmemesi için . insan işten yorgun argın geldiğinde, güleryüz göstermesi gereken misafirleri olduğunu her zaman hatırlayamıyor
ahh buldum bunuyorum , ama insan ağır derler ya, taşıma kapasitem normalin altında galiba. ya da insanları olduğu gibi kabul edememek . biraz ondan, biraz bundan herhalde.
kaynanasından neler neler çekmiş olanlar bana kızacaktır. dağına göre kar derler ya; bu kadar kar yetti arttı ayol
bu hafta yoğunum yine, aynı geçen hafta olduğum gibi. 4 gün sınavım var ,sonra part time işe gideceğim ve yaz tatili hazırlığına girişeceğim. gözüm keserse temizliği sıkıştıracağım, yoksa dönüşte artık. bir de tatilde okuyacağım kitapları ayarlayıp, sipariş vermek var
kuru kızım istedi yaptım pastayı ve jumbo poğaçaları ;


ve olmazsa olmazımız ;


ergenimin mezuniyet töreninden bahsetmiştim . miniklerin mehter gösterisi ne hoştu ;
aslında fazla sıkıntıya girmemeye uğraşıyorum. bunun onlara asık yüz olarak dönmemesi için . insan işten yorgun argın geldiğinde, güleryüz göstermesi gereken misafirleri olduğunu her zaman hatırlayamıyor
ahh buldum bunuyorum , ama insan ağır derler ya, taşıma kapasitem normalin altında galiba. ya da insanları olduğu gibi kabul edememek . biraz ondan, biraz bundan herhalde.
kaynanasından neler neler çekmiş olanlar bana kızacaktır. dağına göre kar derler ya; bu kadar kar yetti arttı ayol
bu hafta yoğunum yine, aynı geçen hafta olduğum gibi. 4 gün sınavım var ,sonra part time işe gideceğim ve yaz tatili hazırlığına girişeceğim. gözüm keserse temizliği sıkıştıracağım, yoksa dönüşte artık. bir de tatilde okuyacağım kitapları ayarlayıp, sipariş vermek var
kuru kızım istedi yaptım pastayı ve jumbo poğaçaları ;
ve olmazsa olmazımız ;
ergenimin mezuniyet töreninden bahsetmiştim . miniklerin mehter gösterisi ne hoştu ;
12
yorumcu
Etiketler:
biz,
istekler,
tatil,
temizlik
10 Haziran 2011 Cuma
dün lise kankalarım geldiler nihayet ; hani şu 16 yıl sonra felan, tekrar arayıp bulduğumuz . buruktu buluşmamız işte bu yüzden .
doyasıya sohbet , güzel tadlarla buluşunca , güzel gündü;
sabah işe gitmedim , pazara felan çıkıp anca tamamladım soframı . diyet olunca salatalar girdi sahneye, işte yeşil salatam nar ekşili ,sirkeli;
salatalık ve havuç rendesi, 1 kaşık mayonez ilaveli, sarımsaklı yoğurtla birleşince... ta taaam ;
nefis olmuş, en çok kim yedi dersiniz ? ne yapayım diyetteyim , yani her daim aç. galeta unlu poğaça ne kadar gevrekti . tarifi buradan ;
bu kurabiyeyi tanıyorsunuz ,(sakın sıcakken pudra şekeri dökmeyin benim gibi) tarifi sevgiden;
arkadaşlar gecikince ve fırında unutulunca, evrim geçiren mantarlarım;
yine de yendi, afiyetle.
bu da , yalancı tiramisunun ardından gelen meyvemiz;
o el kadar mideye nasıl sığdırdık hepsini bilemiycem
sonuç; saadetin kompresörüne binip gitmesini, burnunu çeke çeke izleyen, tırsık şoför...
doyasıya sohbet , güzel tadlarla buluşunca , güzel gündü;
sabah işe gitmedim , pazara felan çıkıp anca tamamladım soframı . diyet olunca salatalar girdi sahneye, işte yeşil salatam nar ekşili ,sirkeli;
salatalık ve havuç rendesi, 1 kaşık mayonez ilaveli, sarımsaklı yoğurtla birleşince... ta taaam ;
nefis olmuş, en çok kim yedi dersiniz ? ne yapayım diyetteyim , yani her daim aç. galeta unlu poğaça ne kadar gevrekti . tarifi buradan ;
bu kurabiyeyi tanıyorsunuz ,(sakın sıcakken pudra şekeri dökmeyin benim gibi) tarifi sevgiden;
arkadaşlar gecikince ve fırında unutulunca, evrim geçiren mantarlarım;
yine de yendi, afiyetle.
bu da , yalancı tiramisunun ardından gelen meyvemiz;
o el kadar mideye nasıl sığdırdık hepsini bilemiycem
sonuç; saadetin kompresörüne binip gitmesini, burnunu çeke çeke izleyen, tırsık şoför...
12
yorumcu
Etiketler:
arkadaş,
istekler,
tarifler,
temizlik
14 Mart 2011 Pazartesi
şu günlerde neval;
başı kopmuş tavuklar gibi koşturup duruyor habire durmadan ,durmadan hadi şimdi iş kadını olduk çıktık sahi biz eskiden ne yapardık ev hanımları olarak ? pc başında geçirdiğimiz saatler daha doğmamışken ? dur biraz düşüneyim...
habire sil süpür yapardık, avarelikten ayy şurası tozlanmış , başlamışken bütün evi sileyim canım elime mi yapışır ? deterjanlardan soluduğumuz gazların ömrümüzü yemesini saymazsak evlerimiz bal-dök- yala idi, her daim
kek börek yapardık, hem yemelik hem misafirlik obezitenin yıldızı kolay parlamadı bu ülkede elele çalıştık, uzun yıllar
haftada bir gün muhakkak altın günümüz olurdu hani şu kur'an okuyarak meşru hale getirmeye çalıştığımız o gün tıka basa yer, ceplerimiz yeni tariflerle döner akşam yemeğinde- ayy çok tokum-larla nazlanırdık kocamıza bir ara bayağı azıtmıştım z. teyzeyle geze geze ; akşamları hep toktum lakin azarı da yemiştim, neticede
oturduğumuz muhitle doğru orantılı olarak, muhtelif elişleri yapardık ; örgü ,dantel vs küçük bir mahallede oturmak, 30 yaşında dantel öğrenmemi sağladı
şimdiyse varsa yoksa pc çalışan için de aynı, evde duran için de bir şeymi merak edildi ? google'a yaz gitsin. geçenlerde cep telefonunun ayarını bozdum, bir arattım ki; herkes aynı şeyi yapıp çare aramış hal böyleyken tek dostumuz bilgisayarlarmı olacak acaba ? zamanla kafamıza göre arkadaşlığı onlarda bulup, başkasına eşe dosta ihtiyaç kalmayacakmı ? baksanıza önceden eş dost ağırlanırken hafta sonları , artık filanca a.v.m. deki dönerci yasin ustanın konuğu oluyoruz
dur bakalım daha neler göreceğiz ? demiştim zaten
habire sil süpür yapardık, avarelikten ayy şurası tozlanmış , başlamışken bütün evi sileyim canım elime mi yapışır ? deterjanlardan soluduğumuz gazların ömrümüzü yemesini saymazsak evlerimiz bal-dök- yala idi, her daim
kek börek yapardık, hem yemelik hem misafirlik obezitenin yıldızı kolay parlamadı bu ülkede elele çalıştık, uzun yıllar
haftada bir gün muhakkak altın günümüz olurdu hani şu kur'an okuyarak meşru hale getirmeye çalıştığımız o gün tıka basa yer, ceplerimiz yeni tariflerle döner akşam yemeğinde- ayy çok tokum-larla nazlanırdık kocamıza bir ara bayağı azıtmıştım z. teyzeyle geze geze ; akşamları hep toktum lakin azarı da yemiştim, neticede
oturduğumuz muhitle doğru orantılı olarak, muhtelif elişleri yapardık ; örgü ,dantel vs küçük bir mahallede oturmak, 30 yaşında dantel öğrenmemi sağladı
şimdiyse varsa yoksa pc çalışan için de aynı, evde duran için de bir şeymi merak edildi ? google'a yaz gitsin. geçenlerde cep telefonunun ayarını bozdum, bir arattım ki; herkes aynı şeyi yapıp çare aramış hal böyleyken tek dostumuz bilgisayarlarmı olacak acaba ? zamanla kafamıza göre arkadaşlığı onlarda bulup, başkasına eşe dosta ihtiyaç kalmayacakmı ? baksanıza önceden eş dost ağırlanırken hafta sonları , artık filanca a.v.m. deki dönerci yasin ustanın konuğu oluyoruz
dur bakalım daha neler göreceğiz ? demiştim zaten
6 Aralık 2010 Pazartesi
hani kar ?
hafta sonu kar söylentisine inat sanki durgunmu durgundu hava lakin az önce sert bir rüzgar esmeye başladı bizim ellerde rüzgar sesi hep savunma sığınma içgüdüsü uyandırmıştır içimde sıcak bir yerlere sığınma ; kaloriferin ya da sobanın yanı ya da her daim bekleyen sevdiceğin sıcak sinesi ahh ne şımarıklık
şimdilerde şükürler olsunki ısınmak problem değil on yıl öncesine nazaran o zaman daha zordu herşey iki soba yakıp küçük çocuk büyüttüğüm zamanlar ne zordu ; hiç boş vaktin olmaz soba pisliğiyle uğraş istisnasız hergün, sil- süpür toz al bebeğe sebze çorbası, mama, kızıma derslerinde yardım hala da gezmeye çalışırdım pazar günleri (yirmili yaşlardaki bayanların yaptığı gibi ) eşimi mağaza gezmelerine sürüklerdim hani görür de güleriz ya ; a.v.m.lerde kadınlar mağazalarda erkekler bebek arabalarıyla mağaza önlerinde işte öyleydik
gençlik işte ; sonu tükenmeyen enerji tabii sonraları vücut intikamını alıyor yavaş yavaş 50 yaş üstü insanların, doktor kapılarında bekleşmesinin sebebi bu olsa gerek
şimdiler de hayat zorlaşsa da, zevkler ve ihtiyaçlar değişti canı sıkılan neval; pasta börek yapıp ağırlayacak misafir arar iken, artık randevu veriyor biri elinde, biri kucağında otobüslerle bakırköy yollarına düşmek mazide kalırken arabayla gitmek bile zul sayılıyor şimdilerde
alışverişse ; internete kaydı biraz biraz nadiren çıkılan zamanlarda, bir alacağına iki alırsan, her zaman giyecek birşeylerin olur zaten mağaza gezecek vakit ve heves uçtu gitti bir yerlere yok , en iyisi evdeki olanı giymek hergün avarelikten yapılan temizlik ; gerektiğinde yapılır oldu gezmeler, sadece yazları ve resmi tatillerde
yani evde durmak in ! gezmek out !
şimdilerde şükürler olsunki ısınmak problem değil on yıl öncesine nazaran o zaman daha zordu herşey iki soba yakıp küçük çocuk büyüttüğüm zamanlar ne zordu ; hiç boş vaktin olmaz soba pisliğiyle uğraş istisnasız hergün, sil- süpür toz al bebeğe sebze çorbası, mama, kızıma derslerinde yardım hala da gezmeye çalışırdım pazar günleri (yirmili yaşlardaki bayanların yaptığı gibi ) eşimi mağaza gezmelerine sürüklerdim hani görür de güleriz ya ; a.v.m.lerde kadınlar mağazalarda erkekler bebek arabalarıyla mağaza önlerinde işte öyleydik
gençlik işte ; sonu tükenmeyen enerji tabii sonraları vücut intikamını alıyor yavaş yavaş 50 yaş üstü insanların, doktor kapılarında bekleşmesinin sebebi bu olsa gerek
şimdiler de hayat zorlaşsa da, zevkler ve ihtiyaçlar değişti canı sıkılan neval; pasta börek yapıp ağırlayacak misafir arar iken, artık randevu veriyor biri elinde, biri kucağında otobüslerle bakırköy yollarına düşmek mazide kalırken arabayla gitmek bile zul sayılıyor şimdilerde
alışverişse ; internete kaydı biraz biraz nadiren çıkılan zamanlarda, bir alacağına iki alırsan, her zaman giyecek birşeylerin olur zaten mağaza gezecek vakit ve heves uçtu gitti bir yerlere yok , en iyisi evdeki olanı giymek hergün avarelikten yapılan temizlik ; gerektiğinde yapılır oldu gezmeler, sadece yazları ve resmi tatillerde
yani evde durmak in ! gezmek out !
26 Ekim 2010 Salı
komşu komşu evde misin ?
hatırlarmısınız ? sabah kahvaltısı ederken tık tık kapı çalınırdı komşunun küçük kızı incecik sesiyle ünlerdi ;
-evdeyseniz annemler size gelmek istiyor
eğer o gün için başka plan yapılmamışsa cevap mutlaka evet olurdu ondan sonra başlardı tatlı telaşe bir kısmımız evi toparlar, diğeri mutfağa girerdi ; tatlılar, tuzlular, patates salatası ya da kısır yanına da pastacık belki şimdiki kadar çeşit bilinmiyordu ama yoğurulan her hamura mutlaka misafir sevinci ve samimiyet katılırdı ehh... o zamanda ne yapılırsa yapılsın leziz olurdu misafiri güleryüzle karşılar ziyaretinden memnun kalmasına çalışırdık sonuçta da yorgun ama mutlu bir şekilde bulaşığımızı elimizde yıkar evimizi toparlar yemeğe girişirdik herkes vakitlice kalkar evine gider işini yemeğini ayarlardı
şimdiyse bir laçkalık pir laçkalık bütün makineler otomatik olsa da tavrımız zorakimatik
komşu kızını boşver en yakınımızın ziyareti bile zoraki kabul ediliyor dıştan buyrun derken içimiz of puf ediveriyor sonra evimizi tepeden tırnağa başlıyoruz temizliğe gelen sanki camlara temiz mi diye bakmaya geliyor sonra başlıyoruz tariflerdenizinde yol almaya evimizle tarifimizle hava atacağız ya ? alengirli tariflerle öyle uğraşırız ki bunalana kadar misafire verecek birşeyimiz kalmaz kapı çalındığında, cicilerimizi giymiş, takıp takıştırıp dudağımızın ucundaki gülücükle hazır ve nazırızdır.
ya içimiz ? suretimizi, evimizi süslerken içimizi ihmal ettik yine bu yorgunlukla yapabileceğimiz tek şey ; erken gitse de dinlensem diye dilemek
misafir ağırlamayı o kadar zorlaştırdık ki kendimize şunlu pasta, bunlu börek diye uğraşmak da ne ? sonuçta yapmasak da daha basit şeylerle karın doymaz mı sanki ? inci mercan da sunsan niyet candan olmadıkça lisan-ı halin git git diye bağırır hep
boşver evde kim uğraşacak şimdi ? gel dışarda yiyelim hatta ben ısmarlıyorum bak (suç bastırma )
içine samimiyet katmadıkça tatsız ve özsüz kalmaya mahkum nimetler de arkadaşliklar da artık
-evdeyseniz annemler size gelmek istiyor
eğer o gün için başka plan yapılmamışsa cevap mutlaka evet olurdu ondan sonra başlardı tatlı telaşe bir kısmımız evi toparlar, diğeri mutfağa girerdi ; tatlılar, tuzlular, patates salatası ya da kısır yanına da pastacık belki şimdiki kadar çeşit bilinmiyordu ama yoğurulan her hamura mutlaka misafir sevinci ve samimiyet katılırdı ehh... o zamanda ne yapılırsa yapılsın leziz olurdu misafiri güleryüzle karşılar ziyaretinden memnun kalmasına çalışırdık sonuçta da yorgun ama mutlu bir şekilde bulaşığımızı elimizde yıkar evimizi toparlar yemeğe girişirdik herkes vakitlice kalkar evine gider işini yemeğini ayarlardı
şimdiyse bir laçkalık pir laçkalık bütün makineler otomatik olsa da tavrımız zorakimatik
komşu kızını boşver en yakınımızın ziyareti bile zoraki kabul ediliyor dıştan buyrun derken içimiz of puf ediveriyor sonra evimizi tepeden tırnağa başlıyoruz temizliğe gelen sanki camlara temiz mi diye bakmaya geliyor sonra başlıyoruz tariflerdenizinde yol almaya evimizle tarifimizle hava atacağız ya ? alengirli tariflerle öyle uğraşırız ki bunalana kadar misafire verecek birşeyimiz kalmaz kapı çalındığında, cicilerimizi giymiş, takıp takıştırıp dudağımızın ucundaki gülücükle hazır ve nazırızdır.
ya içimiz ? suretimizi, evimizi süslerken içimizi ihmal ettik yine bu yorgunlukla yapabileceğimiz tek şey ; erken gitse de dinlensem diye dilemek
misafir ağırlamayı o kadar zorlaştırdık ki kendimize şunlu pasta, bunlu börek diye uğraşmak da ne ? sonuçta yapmasak da daha basit şeylerle karın doymaz mı sanki ? inci mercan da sunsan niyet candan olmadıkça lisan-ı halin git git diye bağırır hep
boşver evde kim uğraşacak şimdi ? gel dışarda yiyelim hatta ben ısmarlıyorum bak (suç bastırma )
içine samimiyet katmadıkça tatsız ve özsüz kalmaya mahkum nimetler de arkadaşliklar da artık
17 Ekim 2010 Pazar
koş ! belki yakalarsın hayatı ucundan da olsa
ne zaman sakin sakin oturup hayatın yanımdan sakince akışını seyredeceğim ? merak ederim
herhalde yaşlı tin tin nine olup da, yürüyemeyecek hale gelince. o da mecburen . ömrümüz varsa tabii. neval kurar kader güler
gene koşturmacalardayım . kuru kızım geliyor ona ev yemeği hazırlıyorum. minik erkekim baskette düşmüş, kaseyi zedelemiş ağrı azalmazsa hatta, büyük ihtimalle okuldan gelince koştura koştura doktora götüreceğim. iki gün önce aman bu sene ayağını çatlatmadı şükür diye aklımdan geçmemişmiydi ? söyledim ya ; şom ağızlıyım.
ev yemeği bilemiyorum, ne yapsam ? aksi gibi, sebzeleri çiftliğe sipariş verdim , gelmediler daha o yüzden barbunyadan başka, şansım yok gibi . zaten ne zaman sürpriz yapsa ona denk gelir başka yemek bilmediğimi düşünecek, bu evin kızı olmasa. bloglarda gezinsem değişik bir şeyler için biliyorum; çıkamam tez vakitte ( bu da bizim oraların lafı oluyor ) farkındamısınız ? sesli düşünüyorum deminden beri.
yakında blogun adını, telaşe memuru diye değiştirebilirim. goncamla koşturuyoruz habire. sabah koş işe saat ikiye kadar, vaktin nasıl geçtiğini bileme. öğlen diğer işyerine git , o arada mal alımı yap ya da banka vergi vs. ıvırı zıvırı derken, saat üçbuçuk oluveriyor artık havlu attım; bu sene eve geliyorum, biraz daha erken çalış, çalış eve gel her iş senin boğaz tokluğuna kölelik işte. kandırılıyormuyum ne ?
bazıları diyorki ; neden eve kadın tutmuyorsun ? dünyada ne olacağı belli değil asla. elim ayağım tutamazken lazım bana kadın . şimdi iyi kötü idare ediyorum, şükür aç kalmıyoruz öyle çok alengirli yemekler yapamasam da, değişik değişik pişirmeye çalışıyorum. tamam camlarım her daim ayna gibi değil. ama zaten kışın yağmur, kar derken, temiz de kalmıyor kadına vereceğimi kitaba vermek daha içime siniyor sanki,
aman , sakın beni camları leş gibi, ne bulursa pişiren , işleri bırakıp sadece kitap okuyan biri sanmayın . tamam kitap kurduyum ama; yemeğimi yapmadan, evimi toparlamadan, hatta soframı hazırlamadan dalamam deryalara felan
resimler netten
herhalde yaşlı tin tin nine olup da, yürüyemeyecek hale gelince. o da mecburen . ömrümüz varsa tabii. neval kurar kader güler
gene koşturmacalardayım . kuru kızım geliyor ona ev yemeği hazırlıyorum. minik erkekim baskette düşmüş, kaseyi zedelemiş ağrı azalmazsa hatta, büyük ihtimalle okuldan gelince koştura koştura doktora götüreceğim. iki gün önce aman bu sene ayağını çatlatmadı şükür diye aklımdan geçmemişmiydi ? söyledim ya ; şom ağızlıyım.
ev yemeği bilemiyorum, ne yapsam ? aksi gibi, sebzeleri çiftliğe sipariş verdim , gelmediler daha o yüzden barbunyadan başka, şansım yok gibi . zaten ne zaman sürpriz yapsa ona denk gelir başka yemek bilmediğimi düşünecek, bu evin kızı olmasa. bloglarda gezinsem değişik bir şeyler için biliyorum; çıkamam tez vakitte ( bu da bizim oraların lafı oluyor ) farkındamısınız ? sesli düşünüyorum deminden beri.
yakında blogun adını, telaşe memuru diye değiştirebilirim. goncamla koşturuyoruz habire. sabah koş işe saat ikiye kadar, vaktin nasıl geçtiğini bileme. öğlen diğer işyerine git , o arada mal alımı yap ya da banka vergi vs. ıvırı zıvırı derken, saat üçbuçuk oluveriyor artık havlu attım; bu sene eve geliyorum, biraz daha erken çalış, çalış eve gel her iş senin boğaz tokluğuna kölelik işte. kandırılıyormuyum ne ?
bazıları diyorki ; neden eve kadın tutmuyorsun ? dünyada ne olacağı belli değil asla. elim ayağım tutamazken lazım bana kadın . şimdi iyi kötü idare ediyorum, şükür aç kalmıyoruz öyle çok alengirli yemekler yapamasam da, değişik değişik pişirmeye çalışıyorum. tamam camlarım her daim ayna gibi değil. ama zaten kışın yağmur, kar derken, temiz de kalmıyor kadına vereceğimi kitaba vermek daha içime siniyor sanki,
aman , sakın beni camları leş gibi, ne bulursa pişiren , işleri bırakıp sadece kitap okuyan biri sanmayın . tamam kitap kurduyum ama; yemeğimi yapmadan, evimi toparlamadan, hatta soframı hazırlamadan dalamam deryalara felan
resimler netten
15 Mayıs 2010 Cumartesi
iki güne bin plan
haftasonunda teyyare ne yapsın?
gügüyle bakırköy kaçamağı ve capacityi 456.kez gezsin
istasyondaki kitapçıları talan edip, yeni bir kitap kulesi kursun burada yaptığım gibi (sonra da kuleyi yıkmak için gözleri belerene kadar okusun)
kırıktabakta ,kuru ve yaş bilumum dolma çeşitlerini mideye götürsün ayrıntılar
güzelleşme seansı için kuaförden randevu alsın
eminönü armineye gidip eşarpları karıştır enaz 5 tanesine vurul, 3 tane almadan gelme, ordan da nikon a git objektif koruma zımbırtısı al (kızımın siparişi) hacı bekire uğramayı asla unutma
temizlik yap ,camları sil ,yakında dışarıyı göremiceksin
internetten güzel mama tarifleri bul ,en az 2 tatlı 2 tuzlu 1 çeşit te salata yap (brokoli mesela) otur ye iki günde 2 kilo al, altı ayda vereme
yazlıkları çıkar , çocuklar piştiler
boşver hiçbirini yapma, tembel tembel yat. gene zorlu bir hafta seni bekliyor
ne demişler ? hayat seçimlerden ibarettir;.nasıl seçtiysen öyle yaşarsın
iyi haftasonları...
gügüyle bakırköy kaçamağı ve capacityi 456.kez gezsin
istasyondaki kitapçıları talan edip, yeni bir kitap kulesi kursun burada yaptığım gibi (sonra da kuleyi yıkmak için gözleri belerene kadar okusun)
kırıktabakta ,kuru ve yaş bilumum dolma çeşitlerini mideye götürsün ayrıntılar
güzelleşme seansı için kuaförden randevu alsın
eminönü armineye gidip eşarpları karıştır enaz 5 tanesine vurul, 3 tane almadan gelme, ordan da nikon a git objektif koruma zımbırtısı al (kızımın siparişi) hacı bekire uğramayı asla unutma
temizlik yap ,camları sil ,yakında dışarıyı göremiceksin
internetten güzel mama tarifleri bul ,en az 2 tatlı 2 tuzlu 1 çeşit te salata yap (brokoli mesela) otur ye iki günde 2 kilo al, altı ayda vereme
yazlıkları çıkar , çocuklar piştiler
boşver hiçbirini yapma, tembel tembel yat. gene zorlu bir hafta seni bekliyor
ne demişler ? hayat seçimlerden ibarettir;.nasıl seçtiysen öyle yaşarsın
iyi haftasonları...
26 Nisan 2010 Pazartesi
herkese merhabalar...
rehavet dolu hafta sonundan sonra hızlı başladık cumartesi sabahı çocukları aşçı emektar anneleri bir güzel doyurdu ve dersanelerine gönderdi gene yalnız kaldı bir gariplik çöktü yüreğine...
bir yuva kurup gittiklerinde ne yapacağız ? iki tane çocuk az geliyor şimdi üç olsaydı iyiymiş kırkından sonra bebek bekleyenler de aynı fikirde herhalde mesela benim kankam ;42 yaşında yaza doğum yapacak onu dehşetle izliyorum aşermek bi taraftan ,yoğun iş temposu, iki çocuk gene iyi hallediyor..
pazar günü herzamanki temizlik faslı yaşandı can sıkıntısından haftada 3 gün temizlik yapan teyyare artık bir kere yapabiliyor sadece neyse ki yardımcılarım pek bi yaman çabucacık bitiyor nasıl mı?
loc la tabiiki duymayanınız yoktur onu tavandan tabana evinizin heryerini temizleyebildiğiniz bitkisel esaslı bir ürün silikonlu olduğu için sürdüğünüz yüzey toz tutmuyor kolay kolay yanındaki güzel ise;mobilya cilası
onunla toz aldığım zaman 15 günde bir alıyorum çünkü o da silikonlu mobilyalara toz tutturmuyor
bu da son rötuş ...hani kıyı köşe temizlik yaparsınız ya halılar dolaplar felan ev nasıl kokar? öyle bir koku ki yorgunluktan bütün kemikleriniz tek tek ağrırken bile bu koku için değdiğini düşünürsünüz işte bu koku o koku...deneyin görüceksiniz
pazar günü maillere bakarken tüylerim diken diken oluverdi niye mi? işte bunun için;
Biber gazı Genellikle polis tarafından göstericiler üzerinde kullanılan biber gazının çok acı verici olduğu biliniyor, hatta gözle direk temas halinde geçici körlüğe sebep olduğu da. Dudak koruyucu ve parlatıcı gibi hafifçe yakan ya da karıncalanmaya sebep olan bir kozmetik malzeme kullandıysanız, bunun sebebi bahsi geçen maddenin içerikte bulunması.
Tavuk kemiği iliği
Tavuk kemik iliği, kozmetik ürünlerde kullanılan hayvan parçalarından sadece birisi. Glukozamin yüklü olduğu söylenen ilik, daha genç bir görünüme giden yolda cilt üzerinde oldukça etkili imiş. Aynı zamanda bir enfeksiyon giderici olarak da bilinen tavuk iliği genellikle yüz kremleri ve nemlendiricilerde bulunuyor
Balık pulu İçerisinde pırıltılar barındıran bir ürün kullandınız mı? Belki losyon, oje ya da dudak parlatıcısı? Eğer evetse, o ışıltının sebebinin balık pulları olduğunu bilmenizde fayda var. Balık pullarındaki gümüş rengi parlak madde, kozmetik sektöründe ürünlere ışıltı vermek için kullanılıyor. Tercih edilen balık ise genelde ringa oluyor.
Kırmız böceği
Eğer kullandığınız kozmetik ürünün içerisinde ‘carmine, cochineal ya da carminic acid’ var ise, kırmızı zararsız bir ruj olsa bile, kırmız böceğinden elde edilen bir madde içeriyor demektir. Bu pudramsı madde ise sıcak su içerinde bastırıldıktan sonra kurutulan kırmız böceklerinden elde ediliyor. Ve kozmetik ürünler dışında, jelatin, meyve suyu ve hatta şekerlemelerde de sıklıkla kullanılıyor.
Boğa spermi Kozmetikler dahilinde boğa spermi kullanımı yeni başlamadı. Üstelik nemi muhafaza eden yapısı ile çoğu firma ve salon tarafından tek tercih edilen ürün haline geldi bile. Özellikle saçlara başka hiçbirşeyin sağlayamayacağı bir parlaklık sağlıyor
Sünnet derisi
Gençlik iksirini mi arıyorsunuz? Sünnet derisine ne dersiniz? Kulağa iğrenç gelse de ve hatta etik olmasa da insan sünnet derisi pek çok kozmetik firma tarafından kullanılıyor. Tıpta, halihazırda yanan insanlarda yeni deri üretimi için kullanılan bir methot olan ve kozmetikte de bağ dokusunu oluşturan ana hücreler sağlayan sünnet derisi, krem ve kolojenler, özellikle de kırışık karşıtı olanlarda kullanılıyor. Bir bebeğin sünnet derisiyle 4 hektarlık yeni deri yaratılabileceği söyleniyor.

3. Siyah amber
İspermeçet balinasının bağırsaklarında, balinanın yuttuğu katı nesneler etrafında oluşturduğu dışkı tabakasına verilen ad. Gri ya da siyah olan koyu rengi ve yapışkan yapısı dışında siyah amberin son derece doğal ve hoş bir kokusu var. Pek çok kozmetik üründe, özellikle de parfümlerde kullanılıyor.

2. Ürin
Hayvanlar gibi bizim de vücudumuzun önemli artık maddesi olan ürin, ter önleyici, nemlendirici, gargara, deodorant ve şampuanlarda kullanılıyor. Kullanılıyor çünkü nemi özümsemesi, çekmesi ve alıkoyması ile biliniyor ve A,D,E ve K gibi vitaminler içeriyor. Sadece terleme ve nemlendirme alanlarında değil, aynı zamanda bir güneşten koruyucu ve enfeksiyon giderici olarak da işe yarıyor. Neyse ki çoğu firma bir attan elde etmek yerine artık sentetik ürin kullanıyor.

1. Plasenta
Eğer Tom Cruise, bir anne ya da doğum odasına girecek kadar cesur bir baba iseniz, plasentanın ne olduğunu gayet iyi biliyor ve muhtemelen bir daha da görmek istemiyorsunuz. Ne kadar rahatsız edici göründükleri önemli değil çünkü artık kozmetik sektörünün elindeler. Plazan adlı şirket, sadece plasentadan elde edilen çeşitli kozmetik ürünleri piyasaya sürüyor. Neden? Çünkü kırışıklıkları gidermekte son derece etkili olan hyaluronik asit ve protein hydrolysate gibi hormonları plasentadan elde ediyorlar. Ve hayvan plasentası kullanan tüm ürünler ise bir başka hikaye..
rehavet dolu hafta sonundan sonra hızlı başladık cumartesi sabahı çocukları aşçı emektar anneleri bir güzel doyurdu ve dersanelerine gönderdi gene yalnız kaldı bir gariplik çöktü yüreğine...
bir yuva kurup gittiklerinde ne yapacağız ? iki tane çocuk az geliyor şimdi üç olsaydı iyiymiş kırkından sonra bebek bekleyenler de aynı fikirde herhalde mesela benim kankam ;42 yaşında yaza doğum yapacak onu dehşetle izliyorum aşermek bi taraftan ,yoğun iş temposu, iki çocuk gene iyi hallediyor..
pazar günü herzamanki temizlik faslı yaşandı can sıkıntısından haftada 3 gün temizlik yapan teyyare artık bir kere yapabiliyor sadece neyse ki yardımcılarım pek bi yaman çabucacık bitiyor nasıl mı?
loc la tabiiki duymayanınız yoktur onu tavandan tabana evinizin heryerini temizleyebildiğiniz bitkisel esaslı bir ürün silikonlu olduğu için sürdüğünüz yüzey toz tutmuyor kolay kolay yanındaki güzel ise;mobilya cilası
onunla toz aldığım zaman 15 günde bir alıyorum çünkü o da silikonlu mobilyalara toz tutturmuyor
bu da son rötuş ...hani kıyı köşe temizlik yaparsınız ya halılar dolaplar felan ev nasıl kokar? öyle bir koku ki yorgunluktan bütün kemikleriniz tek tek ağrırken bile bu koku için değdiğini düşünürsünüz işte bu koku o koku...deneyin görüceksiniz
pazar günü maillere bakarken tüylerim diken diken oluverdi niye mi? işte bunun için;
Kozmetik ürünler birini olduğundan daha güzel göstermeye yarasa da, içerikleri o kadar güzel değil. Peki makyaj çantanızdaki malzemelerin içinde neler olduğunu biliyor musunuz?
Artık kızartma yağı Bilim adamları ve kozmetik markaları, artık kızartma yağının yüz gerilmesini azaltan maddelerden içerdiğini fark etmiş. Söylenilene göre, zarar görmüş deriyi yenilemeye yardımcı olan kullanılmış yağı, pek çok şirket fast food restoranları ve kafelerden sağlıyor.Biber gazı Genellikle polis tarafından göstericiler üzerinde kullanılan biber gazının çok acı verici olduğu biliniyor, hatta gözle direk temas halinde geçici körlüğe sebep olduğu da. Dudak koruyucu ve parlatıcı gibi hafifçe yakan ya da karıncalanmaya sebep olan bir kozmetik malzeme kullandıysanız, bunun sebebi bahsi geçen maddenin içerikte bulunması.
Tavuk kemiği iliği
Tavuk kemik iliği, kozmetik ürünlerde kullanılan hayvan parçalarından sadece birisi. Glukozamin yüklü olduğu söylenen ilik, daha genç bir görünüme giden yolda cilt üzerinde oldukça etkili imiş. Aynı zamanda bir enfeksiyon giderici olarak da bilinen tavuk iliği genellikle yüz kremleri ve nemlendiricilerde bulunuyor
Balık pulu İçerisinde pırıltılar barındıran bir ürün kullandınız mı? Belki losyon, oje ya da dudak parlatıcısı? Eğer evetse, o ışıltının sebebinin balık pulları olduğunu bilmenizde fayda var. Balık pullarındaki gümüş rengi parlak madde, kozmetik sektöründe ürünlere ışıltı vermek için kullanılıyor. Tercih edilen balık ise genelde ringa oluyor.
Kırmız böceği
Eğer kullandığınız kozmetik ürünün içerisinde ‘carmine, cochineal ya da carminic acid’ var ise, kırmızı zararsız bir ruj olsa bile, kırmız böceğinden elde edilen bir madde içeriyor demektir. Bu pudramsı madde ise sıcak su içerinde bastırıldıktan sonra kurutulan kırmız böceklerinden elde ediliyor. Ve kozmetik ürünler dışında, jelatin, meyve suyu ve hatta şekerlemelerde de sıklıkla kullanılıyor.
Boğa spermi Kozmetikler dahilinde boğa spermi kullanımı yeni başlamadı. Üstelik nemi muhafaza eden yapısı ile çoğu firma ve salon tarafından tek tercih edilen ürün haline geldi bile. Özellikle saçlara başka hiçbirşeyin sağlayamayacağı bir parlaklık sağlıyor
Sünnet derisi
Gençlik iksirini mi arıyorsunuz? Sünnet derisine ne dersiniz? Kulağa iğrenç gelse de ve hatta etik olmasa da insan sünnet derisi pek çok kozmetik firma tarafından kullanılıyor. Tıpta, halihazırda yanan insanlarda yeni deri üretimi için kullanılan bir methot olan ve kozmetikte de bağ dokusunu oluşturan ana hücreler sağlayan sünnet derisi, krem ve kolojenler, özellikle de kırışık karşıtı olanlarda kullanılıyor. Bir bebeğin sünnet derisiyle 4 hektarlık yeni deri yaratılabileceği söyleniyor.

3. Siyah amber
İspermeçet balinasının bağırsaklarında, balinanın yuttuğu katı nesneler etrafında oluşturduğu dışkı tabakasına verilen ad. Gri ya da siyah olan koyu rengi ve yapışkan yapısı dışında siyah amberin son derece doğal ve hoş bir kokusu var. Pek çok kozmetik üründe, özellikle de parfümlerde kullanılıyor.

2. Ürin
Hayvanlar gibi bizim de vücudumuzun önemli artık maddesi olan ürin, ter önleyici, nemlendirici, gargara, deodorant ve şampuanlarda kullanılıyor. Kullanılıyor çünkü nemi özümsemesi, çekmesi ve alıkoyması ile biliniyor ve A,D,E ve K gibi vitaminler içeriyor. Sadece terleme ve nemlendirme alanlarında değil, aynı zamanda bir güneşten koruyucu ve enfeksiyon giderici olarak da işe yarıyor. Neyse ki çoğu firma bir attan elde etmek yerine artık sentetik ürin kullanıyor.

1. Plasenta
Eğer Tom Cruise, bir anne ya da doğum odasına girecek kadar cesur bir baba iseniz, plasentanın ne olduğunu gayet iyi biliyor ve muhtemelen bir daha da görmek istemiyorsunuz. Ne kadar rahatsız edici göründükleri önemli değil çünkü artık kozmetik sektörünün elindeler. Plazan adlı şirket, sadece plasentadan elde edilen çeşitli kozmetik ürünleri piyasaya sürüyor. Neden? Çünkü kırışıklıkları gidermekte son derece etkili olan hyaluronik asit ve protein hydrolysate gibi hormonları plasentadan elde ediyorlar. Ve hayvan plasentası kullanan tüm ürünler ise bir başka hikaye..
kaynak
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)