bebek raporu

sonuç olarak ;     aramızda  -eskilerin deyimiyle- yüklü hanımlar çoğalmıştır   (onlar kendilerini biliyorlar )          diğer bir kısmının da      bu konuda ümitli olduğu   gözlenmektedir

demekki anne adayları ;     bahar ayından itibaren yoğun bir maratona başlayacaklar     şansımız varsa   haftada bir    kaçamak yazdıkları yazılarını okuruz artık         bu yazılar bilindiği üzere ; depresyon ve bebek pudrası kokulu olacaktır              kriterler değişecek,     blogların konuları  ;  şikayet (bebeği tabiiki )  ve bağırsak faaliyetleri-emme sorunu -uyku düzeni          arasında dönecektir

nasıl içiniz karardı değil mi çiçeği burnunda anneler ?           AMA  ;

bunun yanında          hafif tombul arkadaşlarımız ( e doğum kilosu şıp diye verilmiyor tabiiki )     bizlerin hasretle   ve burnumuz sızlayarak    hatırladığımız sahneler yaşayacaklar ;       ahh       mis gibi yenidoğan kokusu,   agucuk- gülücük faslı ,    odadan çıktığınızda çığlığı basması gibi        bak çok kıskandım şimdi.

sonrasında      biraz büyüyünce bebeler          başkalarından duyup da mana veremediğiniz  garip isimler takacaksınız  annelik yürek kabartısıyla ;        patlıcanım,      minik kabağım  (hafif kelse bebiş ),  soya fasulyem ,    ya da tekne kazıntım (son bebekse)         hatta minik lahana turşum diyenler bile olabilir     artık canınız ne isterse ya da     ne mevsimiyse o ara

ama ne diye severseniz sevin , güzel manalı isimler  bekliyoruz sizden      çocuğunuzu ömür boyu taşıyacağı isim eziyetine mahkum etmeyin  please       sırf kulağa hoş geliyor diye