dünya bu kadar büyük ise ve  ben onun yanında o kadar küçükken,   nasıl  sıkabiliyor beni.
her güneşin doğuşu,    ömürden bir  gün  azaltırken    sensiz  geçen  günler  ne  olacak ? gözlerinde  ararken  teselliyi ,   gözlerine  bakamamak ne olacak ?
sensiz  geçen güne mi, akan  göz  yaşlarına mı,  senin  hüzünlü  haline mi, neye  değecek  bütün  bunlar ?   sensiz güneş  aydınlatmıyorken  günümü,  nasıl  bulacağım söylermisin   kaybetttiğim  yolumu ?
kelimeler  boğazımda  düğümlenirken nasıl   anlatacağim  derdimi ?   seninle  hayatım mana buluyorken, kalpler nasıl  dayanacak bu  boşluğa ?   cennet  bahçesinden bir  bahçe  iken  hanem,  şimdi  niye  hüzünle  dolup kaplasın  her  odayı kapkaranlık matem?
sen   kalbimde  değil,    bütün  hücrelerimde dolaşırken, hatta tamamen  kimyam   olmuşken, sen  ben  diye  bir şey nasıl  olabiliyor ?    şeytan mı  kabahatli  yoksa  derdi anlatamayan  sözler mi ?    itimat mı  yok, yoksa   dert mi  hoşumuza  gidiyor ? 
sevğilinin bakışı  ile  beslenen kalbimiz   ne  kadar  gıdasızlığa  dayanacak ?



